Yeni Medya Düzeninde Sahte Haberlerin Tespiti

May 16, 2023 - 00:23
 0  21
Yeni Medya Düzeninde Sahte Haberlerin Tespiti

Haber, bir olay veya bir olgu üzerine edinilen bilginin iletişim veya yayın organları ile dağıtılması olarak tanımlanmaktadır. Sahte haber ise doğruluğu veya dayanağı olmayan ve belli amaçlar doğrultusunda bilinçli, programlı ve sistemli olarak paylaşılan haberlerdir. Tarih boyunca doğru haberlerin yanı sıra sahte haberlerin yayılması da farklı amaçlar için desteklenmiştir. Bu amaçların başında ekonomi gelse de kitleleri harekete geçirmek ve insanları manipüle etmek için sahte haberler üretilmiştir. Sahte haberlerin en büyük örneklerinden biri The Sun gazetesinde yayımlanmış toplamda altı adet makaleden oluşmaktadır. Bu makaleler toplu olarak “The Great Moon Hoax” (Büyük Ay Aldatmacası) olarak anılmaktadır. Makalelerde Ay’da yaşamın keşfedildiği ve hatta yarasa adamlar, iki ayaklı kunduzlar ve tek boynuzlu atlar gibi varlıkların yer aldığı medeniyetlerin bulunduğu yazılmıştır. 

 

Büyük Ay Aldatmacasına ait ilk makale 25 Ağustos 1835’te yayımlanmıştır. İlk makale yayınlandıktan sonra gazete satışlarında önemli ölçüde artış görülmüştür. Dikkatli okuyucular bunun bir aldatmaca olduğunu fark etmiş olsa da birçok insan bu haberlere inanmıştır. İnsanlar için bilinmeyen ve keşfedilmeyi bekleyen uzay aldatma enstrümanı olarak dikkat çekici bir şekilde kullanılmıştır. İnsanlar bilinmeyeni merak eder ve ilgi duyar. Bu merakı kullanarak insanlar sahte haberler ile aldatılmış ve bu aldatmacadan en karlı çıkan The Sun gazetesi olmuştur. The Sun gazetesinin günlük tirajı Büyük Ay Aldatmacası olarak bilinen sahte haberler sayesinde her geçen gün daha da artmıştır.  

 

The Sun gazetesinin 1800’lü yıllarda kendi tirajını arttırmak için başvurduğu bu yöntem günümüzde çok daha farklı bir hal almıştır. Artık sadece küçük ekonomik çıkarlar için değil sosyal, siyasi, terör, güvenlik  ve toplumsal düzen amacı ile sahte haberler yayınlanmaktadır.  Bu amaç doğrultusunda yanıltma, aldatma ve manipüle etme yöntemleri kullanılarak farklı mesajlar farklı iletişim araçları ile sunulmaktadır. Derakhshan ve Wardle, sahte haber kavramını bilgi kirliliği temelinde ele almış ve bilgi bozukluğunu, filtre balonu ve yankı odalarını kapsamlı bir şekilde incelemiştir. Derakhshan ve Wardle, bilgi bozukluğunu üç farklı türde sorgulamıştır;


 

  • Misenformasyon (misinformation), zarar verme kastı olmayan yanlış bilgi paylaşımıdır.
  • Dezenformasyon (disinformation), zarar vermek için kasıtlı olarak yanlış bilgi paylaşımıdır.
  • Kusurlu bilgilendirme (malinformation), genellikle gizli kalması için tasarlanan gerçek bilgileri kamusal alana taşıyarak, zarar vermek için paylaşılmasıdır.

 

Belirtilen üç farklı türün birlikte kullanımı ile daha etkin ve daha fazla kişiye ulaştırılan sahte haberler mevcuttur. Ancak sahte haberlerin daha fazla kitleye ulaşmasının temel nedeni geleneksel yayıncılığın yerini sosyal medya haberciliğinin de yer aldığı yeni medya kavramının almasıdır. Sosyal medya, insanların birbirleriyle paylaşımda bulunması için kullanılan dijital platformlar olarak tanımlanmaktadır. Buradaki paylaşım internet alt yapısının güçlenmesi ile daha kolay hale gelmiştir. Artık sadece metinler değil resim ve videolar sosyal medya üzerinden rahatlıkla paylaşılabilmektedir. Bu durum kolay ve ücretsiz erişim ile haberleri akıllı telefonlarımıza, akıllı saatlerimize, tabletlerimize ve hatta akıllı televizyonlarımıza kadar getirmiştir. İnternet ve sosyal medyanın aktif şekilde kullanımı ile sahte haber içerikleri de artmıştır. 

Son yıllarda insanların haberlere ulaşmak için geleneksel medya araçlarını kullanmak yerine sosyal medya ve arama motorlarını kullanmaktadır. Örneğin, popüler sosyal medya platformlarından biri olan Twitter aracılığı ile her gün milyonlarca tweet atılmaktadır. Bazı tweet içerikleri kişilerin kendi düşüncelerini barındırmakla beraber bazıları da haber niteliği taşıyacak bilgiler içermektedir. Ancak Twitter dâhil olmak üzere sosyal medya araçları ile insanlara ulaşan bu bilgiler her zaman doğru değildir. Sahte haberler sebebiyle insanlar kimi zaman boş yere üzülmekte, sevinmekte veya sinirlenmektedir. Sahte haberler, insanların medyaya ve haberlere olan güvenlerini azaltmakta, karar alma süreçlerinin olumsuz etkilemektedir. İnsanlar manipüle edilerek kamuoyunun gerçekliği kesin olmayan bilgiler çevresinde oluşmasına neden olmaktadır. Aynı zamanda sahte haberler bir kez yayılmaya başladıktan sonra bu haberlerin asılsız olduğu ortaya çıkmış olsa da insanların düşüncelerini etkilemeye devam etmektedir. 

 

Haberlerin yayılabileceği basılı ve dijital ortamların artması ile sahte haberlerin de aynı oranda sürekli olarak artması kaçınılmazdır. Sahte haberlerin genel algısını tespit edip yalan veya manipülasyon amaçlı olup olmadığını belirlemek popüler bir çalışma alanıdır. Sahte haberleri tespit etmenin temel amacı sahte haberler yüzünden ortaya çıkan olumsuzlukları ortadan kaldırmaktadır. Sahte haber tespitini gerçekleştirmek için yapay zekâ yöntemleri tercih edilmektedir. Literatüre bakıldığında hem derin öğrenme hem de makine öğrenmesi yöntemlerinin kullanıldığı, ayrıca birkaç yöntemin birleştirilerek hibrit şekilde kullanılması ile yeni yöntemlerin keşfedildiği görülmüştür. Ancak yapay zekâ yöntemleri ile oluşturulan sistemlerin kullanıma hazır hale getirilebilmesi için bir eğitim aşamasına ve eğitim sürecinde kullanılacak veri kümelerine ihtiyaç vardır. Sahte haber tespiti için geliştirilecek yapay zeka sistemlerinde kullanılacak veri kümesinde bulunması gereken temel bilgi haberlere ait doğru ya da sahte etiketlerdir. 

 

Yapay zeka için gerekli olan veri kümesi hazırlandıktan sonra denetimli olarak bir sahte haber tespit sistemi gerçekleştirilebilir. Daha önceleri denetimsiz olarak sahte haberleri tespit etmek çalışılmıştır. Haberlerin sınıflandırılması için kullanıcıların görüşleri ve kullanıcıların güvenilirliği arasındaki koşullu bağımlılıkları yakalanmıştır. Haberlerin sınıflandırılması için kullanıcıların güvenilirliği gizli olacak şekilde rasgele değişkenler olarak alınmıştır. Kullanıcıların sosyal medyadaki etkileşimi, haberlerin gerçekliği hakkındaki düşünceleri belirlemek için kullanılmıştır. Farklı bir çalışmada ise belirli bir haber içeriğinde yazar aktivitesinin zamansal modeli yakalanmaya çalışılmıştır. Böylece yazar davranışlarının bir temsili elde edilerek yazarın kaleminden çıkan haberler analiz edilmiştir. Yazar karakteristiğinin analiz edilerek sonuca varılması için yazar ile ilgili detaylı bilgilerin mevcutta olması gerekir. Ancak sosyal medya ve internet sitelerinde yer alan haberler ile ilgili yazar bilgisinin bulunması zorlu bir görevdir. Kullanıcılar sosyal medya üzerinden açacakları sahte hesaplar ile sahte haberleri rahatlıkla yayabilmektedir. Bu durumda sahte hesap profilini analiz etmek, sahte haber tespiti için doğru bir yöntem olmayacaktır.

Sahte haberlerin tespiti için yazar karakteristiğinin yanı sıra metin tabanlı analiz işlemleri gerçekleştirilmiştir. Bu noktada her dilin yapısına göre analiz araçları geliştirilmiş ve sahte haberler tespit edilmeye çalışılmıştır. Her ne kadar metin tabanlı analiz sistemleri yapay zekanın güçlenmesi ile daha başarılı sonuçlar verse de yetersiz kalmıştır. Haber üretimi ve paylaşımı geleneksellikten çıkarak yeni bir boyut kazanmıştır. Yeni medya olarak adlandırılan bu ekosistemde sadece atılan bir tweet veya metin içeriği değil habere ait bir görsel, ses kaydı veya video sosyal medya platformları üzerinden rahatlıkla paylaşılabilmektedir. Günümüz insanının sosyal medya kullanım oranları dikkate alındığında sosyal medya üzerinden yayılacak bir sahte haberin kamuoyu oluşturmada etkili olacağı kaçınılmaz bir gerçektir. Bu nedenle yeni medya içeriklerinin analizi ve değerlendirilmesi için yeni araçların geliştirilmesi gerekmektedir.

 

Dergimiz bu araştırması ile sosyal medyada paylaşılan ve insanları yanlış bilgilendirip, yönlendiren sahte haberlerin tespitinin önemli olduğunu göstermeye çalışmıştır. Diğer yandan insanlığa sanal dünyadan elde ettikleri bilgilerin sorgulanması gerektiği ve kaynağı belli olmayan haberlerin güvenilir olmadığını göstermiştir. Gelecek çalışmaların daha iyi ve anlamlı olması için ilk adım olarak sadece metinlerin değil diğer görsel medyalarında analiz edilmesi gerekmektedir. Bu analiz işlemleri için gerekli olan veri kümeleri Türkçe için hazırlanmalı, araştırmacı veya proje geliştiricilerinin hizmetine sunulmalıdır. Yeni medya yaklaşımı için geliştirilecek olan tespit mekanizmaları sayesinde sahte haberler yüzünden insanların daha fazla vakti çalınmayacak ve manipüle edilmeleri zorlaşacaktır.

 

Kaynaklar

Onursoy, S. , Turan, E. A. , Yeşilyurt, S. & Astam, F. K. (2020). Yalan Habere Karşı Tutum ve Davranışlar: Üç Üniversite Örneğinde Durum Araştırması. Türk Kütüphaneciliği, 34 (3) , 485-508 . DOI: 10.24146/tk.759014

What's Your Reaction?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow

Dr. Saadin OYUCU Gaziantep’in Nizip ilçesinde dünyaya gelen Saadin OYUCU; ilk, orta ve lise eğitimini doğduğu ilçede tamamlamıştır. Ankara Gazi Üniversitesi, Bilgisayar Mühendisliği ve Bilgisayar Sistemleri Öğretmenliği lisans mezunudur. Gazi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünde yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamlamıştır. Lisans eğitimden sonra iki yıl özel sektörde yazılım mühendisi ve arayüz geliştirici olarak görev yapmıştır. Bu dönemde Sanayi Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, TOBB, Maliye Bakanlığı ve güvenlik ile ilgili birçok kamu kurumundaki önemli yazılım projelerinde görev almıştır. Özel sektör deneyiminin ardından akademik çalışmalarına hız kazandırmak amacıyla üniversiteye geçmiş ve Gazi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünde Araştırma Görevlisi olarak görev yapmıştır. Yüksek Lisans çalışmalarını Nesnelerin İnterneti ve Makine Haberleşmesi üzerine gerçekleştiren Saadin OYUCU doktora çalışmasını yapay zekâ temelli Türkçe Otomatik Konuşma Tanıma üzerine gerçekleştirmiştir. Bu alanlarda birçok konferansta konuşmacı olarak yer alan Saadin OYUCU’nun ulusal ve uluslararası dergilerde bilimsel makaleleri yayınlanmıştır. Uzmanlık alanı ile ilgili patent sahibi olan Saadin OYUCU, halen birçok kamu kurumu ve özel sektör danışmanlığının yanı sıra Adıyaman Üniversitesi çatısı altında akademik çalışmalarına devam etmektedir. Yıllardır Türkiye Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı’nın proje koordinatörlüğünü yürüten Saadin OYUCU, Ankara Nizipliler Derneği, Samsun Çarşambalılar Derneği ve Samsun dernekler Federasyonu gibi sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerine katılmakta ve bilgi birikimini gönüllü olarak paylaşmaktadır.